Tahliye Cevap Dilekçesi
72 Görüntüleme
03 Aralık 2024, 10:53
DİLEKÇELERİN UDF FORMATLARINA SAYFAMIZIN EN ALTINDA "HIZLI MENÜ" BAŞLIĞI ALTINDA YER ALAN "DİLEKÇE ÖRNEKLERİ" SEKMESİNE BASARAK ULAŞABİLİRSİNİZ.
SİLİVRİ 111. SULH HUKUK MAHKEMESİNE
Dosya No : xx E.
Davalı : xx (TCKN: xx)
Adres
Vekili : Av. Ülkü Evrim ŞENKUL
Piri Mehmet Paşa mah. Hızırhılkın sok. Rumeli Plaza No:3/2 Silivri/ İstanbul
Davacı : xx (TCKN: xx)
Adres
Vekili : Av. xx
Adres
Konu : Tarafımıza xx/xx/xxxx tarihinde tebliğ edilen dava dilekçesine karşı cevaplarımızın sunulmasından ibarettir.
Açıklamalar :
Davacı taraf dilekçesinde özetle; "xxx" iddia etmişse de; davacının bu iddiaları tamamen dayanaktan yoksun olup yalnızca müvekkil kiracıyı taşınmazdan çıkartmak ve daha yüksek bedelle yeni kira sözleşmeleri yapma amacı ile, kötü niyetli olarak ileri sürülmüştür.
Ek olarak; davacı davasında 'ihtiyaç nedeniyle tahliye' talebinde bulunurken, dilekçesinin 2.sayfasının son paragrafında; en ufak bir doğruluk payının olmamasının yanı sıra dava konusu ile de ilgisi olmayan, müvekkil davalının ödemesi gereken aidat ve su faturası gibi giderleri ödemediğini de iddia etmiştir. Söz konusu iddia, bu davanın konusuna girmediğinden; işbu davada ileri sürülemeyecek olan iddiaların Sayın mahkemenizce göz önüne alınmamasını talep ederiz.
A. USULE İLİŞKİN İTİRAZLARIMIZ
1. DAVA DİLEKÇESİ HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU M.119/1- 'B' VE 'F' BENDİNE UYGUN DÜZENLENMEMİŞTİR.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 119. maddesinde, dava dilekçesinde bulunması gereken hususlar açık ve kesin bir şekilde sayılmıştır. Dava dilekçesinde bulunması gereken unsurlar, söz konusu dava dilekçesinde eksiktir. Ayrıca söz konusu maddede 'İddia edilen her bir vakıanın hangi delille ispat edileceği' nin belirtilmesi gerektiği düzenlenmiş olup, bu maddeye aykırı şekilde düzenlenen dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Davacı dava dilekçesinde her ne kadar, xx iddia etmiş ise de, tüm bu vakıaların ispatına yarar hiçbir delil sunmadığı gibi bu vakıaları hangi delillerle ispat edeceğini dahi bildirmemiştir. Belirli aralıklarla çeşitli bahaneler ile sürerek müvekkilin ödediği kira bedelini fahiş rakamlara çıkartmaya çalışmış, yüksek kira bedelleri de müvekkil tarafından kabul edilmeyince tahliye yoluna gitmiştir.
Davacı tarafın dava dilekçesinde yer alan tüm anlatımlar asılsız ve sadece soyut iddialardan ibaret olup hiçbir hukuki dayanağı bulunmamaktadır. Ayrıca bu aşamadan sonra yapılacak her türlü açıklamaya 'davanın genişletilmesi yasağı kuralı' uyarınca hiçbir surette muvafakat etmediğimizi bildiririz.
B. ESASA İLİŞKİN İTİRAZLARIMIZ
Kiraya veren davacı xx; xx/xx/xxxx tarihinden xx/xx/xxxx tarihine kadar 1 yıl süre ve aylık xx.000 TL olmak üzere yıllık xx.000 TL bedel ile; İstanbul ili, Silivri ilçesi, Piri Mehmet Paşa mahallesi, Hızırhılkın sokak, Rumeli Plaza, No: 3/2 adresinde bulunan taşınmazın kullanımını, aralarında akdettikleri kira sözleşmesi ile müvekkil davalı xx'e bırakmıştır (EK-1: Kira sözleşmesi). Kira sözleşmesi incelendiğinde görülecektir ki; sözleşme başlangıç tarihi xx/xx/xxxx olup, sehven olduğunu düşündüğümüz şekilde dava dilekçesine xx/xx/xxxx tarihi yazılmıştır. Bu hususta bir uyuşmazlık olmadığı, ileride açıklayacağımız ihtarnamelerde de kiraya verenin xx/xx/xxxx tarihini esas almasından da açıkça görülecektir.
İşbu kira sözleşmesi bitimine yakın bir zaman diliminde, sözleşme süresi tarafların ortak iradeleri ile 1 yıl daha uzatılma kararı alınmış olup; aynı taşınmaz xx/xx/xxxx-xx/xx/xxxx tarihleri arasında bu sefer xx.000 TL kira bedeli ile müvekkil davalı xx tarafından kiralanmaya ve kullanılmaya devam edilmiştir.
1. DAVACI HER KİRA DÖNEMİNİN SONUNDA; KİRA BEDELİNDE FAHİŞ ORANDA ARTIŞ YAPACAĞINI, AKSİ TAKDİRDE TAHLİYE İSTEDİĞİNİ DİLE GETİRMEKTEDİR.
Davalı müvekkil, davaya konu taşınmazda ikamet etmeye başladığı xx/xx/xxxx tarihinden bu yana; düşündüğümüz kadarıyla, ülkemiz genelinde yaşanan zamlar ve dolayısıyla kira bedellerinin çok fazla artış göstermesinden dolayı olsa gerek, kiraya veren davacı xx tarafından çeşitli bahaneler gösterilerek 'ya kira bedelini artıracağı ya da taşınmazı tahliye etmesi gerektiği' üzerine birçok kez aramıştır. Davacı her kira dönemi sonunda; davalı müvekkile kira bedelinde yapacağı istediği orandaki zam oranını kabul ettirtebilmek için çeşitli zorluklar çıkartmış, müvekkili tabiri caizse '2 seçenek arasında seçim yapmaya zorlayarak' rahatsız etmeye başlamıştır. İki kira dönemi sonunda da yaşandığından bahsettiğimiz zorlamalar şu şekildedir:
İLK KİRA DÖNEMİ (XX/XX/XXXX-XX/XX/XXXX) BAKIMINDAN:
İlk kira döneminin sonuna yaklaşırken, yaklaşık 1 buçuk ay kala; kiraya veren davalı müvekkile Silivri 111. Noterliğinin xx/xx/xxxx tarih ve xxxxx yevmiye numaralı ihtarnamesini (EK-2) göndererek; "taraflar arasındaki kira sözleşmesinin xx/xx/xxxx tarihinde sona ereceğini, davacının oğlunun evlenme aşamasında olduğu ve evlendikten sonra davalının oturduğu evde oturacağını, bu nedenle dava konusu eve ihtiyacı olduğunu ve davalının evi tahliye etmesi gerektiğini" bildirmiştir.
Davacının bu ihtarnamesine cevaben davalı müvekkil, Silivri 111. Noterliğinin xx/xx/xxxx tarih ve xxxxx yevmiye numaralı ihtarnamesini (EK-3) göndererek; "davacı ile yaptığı görüşmelerde dava konusu taşınmazda beyaz eşya ve mefruşatlar için yaptığı masraf miktarı olan xx TL'yi tarafına iade etmesi halinde taşınmazı tahliye edebileceğini söylediğini, ancak bu konuşmadan sonra davacının kendisine ihtarnameyi usulen gönderdiğini ve tahliye edilmesine gerek olmadığını ve davacının kiracılığını devam ettirmekten yana olduğunu söylediğini, ancak yine de eğer tahliye gerekiyorsa yaptığı masrafların kendisine iade edilmesi halinde tahliye edebileceğini" bildirmiştir.
Müvekkilin gönderdiği söz konusu cevabi ihtarnamesinden sonra; kiraya veren davacı tarafından sebebini anlayamadığımız şekilde oğlunun taşınmaza olan ihtiyacı aniden bir anda sona ermiş ve tek ihtiyacı, kira bedelinde yasal oranın üzerinde fahiş olarak nitelendirilebilecek oranda bir artış yapmak olmuştur.
Kira bedelinde artırım talebi kendisine iletilen müvekkil, her seferinde gerek kendisinin de ülkede yaşanan ekonomik sıkıntıların farkında olmasından, gerek kiraya vereni de mağdur etmemek adına, gerekse ev taşıma işlerine girmek istememesinden kaynaklı olarak; davacının hiçbir kira bedel artırım talebini reddetmemiş, iyiniyetinin bir göstergesi olarak orta yolu bulmaya çalışmıştır. Ancak davacı tarafından talep edilen %100'den fazla artış oranı, davalı müvekkil tarafından karşılanamasa da; yine de iyi niyetli olarak orta yolu bulmaya çalışmış, yasal oranın üzerinde olan xx'den fazlaya tekabül eden artışı kabul etmek durumunda kalmış ve böylece yeni dönem (xx/xx/xxxx-xx/xx/xxxx) kira bedeli xx.000 TL'den xx.000 TL'ye çıkmıştır.
Bir sonraki kira döneminin sonunda kadar hiçbir ihtiyaç sözü etmeyen davacı, kira sözleşmesi sona ermeye yakın yeniden müvekkili armaya ve istediği artış oranına ikna etmeye çalışmıştır.
2. DAVACININ TAHLİYE TALEBİNE SEBEP OLARAK GÖSTERDİĞİ İHTİYACI, BİR ÖNCEKİ DÖNEM OLDUĞU GİBİ; ZORUNLU, SAMİMİ VE DÜRÜST DEĞİLDİR.
İKİNCİ KİRA DÖNEMİ (XX/XX/XXXX-XX/XX/XXXX) BAKIMINDAN:
Davacı xx, ikinci dönem kira sözleşme süresinin bitimine yakın, yeniden, bir önceki yıl gibi, davalı müvekkili sıklıkla aramaya başlamış, kira bedelinde yüksek oranda artış yapacağını dile getirmiş ve yukarıda açıklanan şekilde aynı ikilemi yaşatmaya çalışmıştır. Şöyle ki:
Davacının kira bedelinde yapmak istediği zam oranı, 2.kira dönemi sonunda %200'den fazla yani fahiş oranlara ulaşınca ve artış taleplerinin sıklığı da artınca; davalı müvekkil bu bedellerin yasalara uygun olmadığı, çok sık artış talebinde bulunulduğunu, kendisinin kira bedelini karşılama konusunda çok zorlandığını, ve teklif edilen oranda artış yapılmasına rıza göstermediğini dile getirmiştir. Bunun üzerine davacı kiraya veren tarafından yine 'kira bedelinde yapılan artışın kabul edilmediği takdirde tahliye yoluna başvurulacağı' davacı tarafından müvekkile bildirilmiştir.
Davalı müvekkil, davacının kira bedelindeki artış talebini karşılayamayınca, davacı tahliye yolunu uygulamaya sokmak istemiş ve müvekkil aleyhine Silivri 111. İcra Dairesinin xx Esas numaralı dosyası ile '202x Eylül ayının kira bedeli olan xx.000 TL toplam alacak' için icra takibi başlatmıştır. Söz konusu takip hakkında xx/xx/xxxx tarihinde 'örnek 13 numaralı' ödeme emri (EK-4) düzenlenerek müvekkile xx/xx/xxxx tarihinde tebliğ edilmiştir.
Davacı tarafın davalı müvekkili taşınmazdan tahliye etmek için her yolu denediği, aslında ihtiyaçtan kaynaklı olarak değil yüksek bedelli sözleşmeler yapmak için kendisine bir yol aradığı, dilekçesinde ileri sürdüğü iddialarda samimi ve dürüst beyanlarda bulunmadığı da; her dönem sonu ihtiyacı olduğundan taşınmazın tahliye edilmesini talep ederken, davalı müvekkil kira bedelindeki artışı kabul edince aniden ihtiyacının ortadan kalkması, xx/xx/xxxx tarihinde 'kira bedelinin ödenmediğine ilişkin' icra takibi başlatırken hemen sonrasında dava açarak söz konusu 'taşınmaza ihtiyacının olduğunu' ileri sürmesi, dava dilekçesinde sırf tahliyeyi mümkün kılabilmek için tüm yolları denemesinden açık ve net bir şekilde anlaşılmaktadır.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 21.04.2021 tarih ve E. 2021/2159, K. 2021/4476 sayılı kararı şu şekildedir:
"İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın; gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp, bu ihtiyacın yargılama sırasında da devam etmesi gerekir."
2 yıllık kira süreci boyunca bir kez dahi kira ödemesini geciktirmeyen müvekkil, ilk kez 202x yılı Eylül ayında maddi sıkıntılar sebebi ile çok kısa bir dönem kira borcunu ödeyememiş olsa da; xx/xx/xxxx tarihinde, yani henüz icra takibinden haberi yokken, 202x yılı Eylül ayına ilişkin kira borcunu ödeme maksadı ile davacı hesabına 'Vxx' açıklaması ekleyerek xx.000 TL gönderilmiştir (EK-5). Hiçbir zaman ödemelerini geciktirmeyen müvekkilin, yaşadığı ilk sıkıntı ve zorlukta kiraya veren tarafından bu tarz davranışlarla karşı karşıya kalması; samimiyetle bağdaşmamakta, art niyet ile yapıldığı ve her an tahliye için tabiri caizse fırsat kollandığını düşündürmektedir.
Hal böyle iken, kiraya verenin amacını anlamış olan müvekkil, bir sonraki ayın da kira bedelini erkenden ödemek istemiş ve 202x yılı Ekim ayına ilişkin kira bedeli olan xx.000 TL'yi de; xx/xx/xxxx tarihinde, müvekkil tarafından davacı hesabına 'xx' açıklaması ile gönderilmiştir (EK-6).
Dava dilekçesinde art niyet ile ileri sürülmüş olan ayrıca davanın konusu ile de ilgisi olmayan hususların mahkemenizce göz önüne alınmamasını talep ederiz.
Yeniden ve önemle belirtmek isteriz ki; davacı davasında 'ihtiyaç nedeniyle tahliye' talebinde bulunurken, dilekçesinin 2.sayfasının son paragrafında; en ufak bir doğruluk payının olmamasının yanı sıra dava konusu ile de ilgisi olmayan, müvekkil davalının ödemesi gereken aidat ve su faturası gibi giderleri ödemediğini de iddia etmiştir. Söz konusu iddia, bu davanın konusuna girmediğinden; işbu davada ileri sürülemeyecek olan iddiaların Sayın mahkemenizce göz önüne alınmamasını talep ederiz.
Kısacası; davacı taraf açtığı işbu davadaki ihtiyaç sebebinde samimi ve dürüst olmadığından, zorunluluk bulunmadığından ve sırf daha yüksek bedelle yeni kira sözleşmeleri yapmak istediği için müvekkil aleyhine tahliye yoluna başvurduğundan, ileri sürülen iddiaların tamamen art niyetli olduğunun görülmesi ile, huzurda açılmış işbu davanın reddedilmesi ve müvekkil davalının mağdur edilmemesini Sayın mahkemenizden talep ederiz.
Hukuki Sebepler : TBK, TMK, HMK ve ilgili sair mevzuat.
Hukuki Deliller : Karşı tarafın sunacağı delillere karşılık delil sunma hakkımız saklı kalmak kaydıyla;
- xx/xx/xxxx- xx/xx/xxxx tarihleri arasında akdedilen kira sözleşmesi (EK-1),
- Davacı xx tarafından müvekkile gönderilen Silivri 111. Noterliğinin xx/xx/xxxx tarih ve xxxxx yevmiye numaralı ihtarnamesi (EK-2),
- Davacının ihtarnamesine cevaben müvekkil tarafından gönderilen Silivri 111. Noterliğinin xx/xx/xxxx tarih ve xxxxx yevmiye numaralı ihtarnamesi (EK-3),
- Silivri 111. İcra Dairesinin xx Esas numaralı dosyası kapsamında gönderilen xx/xx/xxxx tarihli ödeme emri (EK-4),
- Müvekkil tarafından xx/xx/xxxx tarihinde davacı hesabına 'xx' açıklaması ile gönderilen xx.000 TL tutarındaki banka dekontu (EK-5),
- Müvekkil tarafından xx/xx/xxxx tarihinde davacı hesabına 'xx' açıklaması ile gönderilen xx.000 TL tutarındaki banka dekontu (EK-6),
- Keşif, tanık (isim ve adresleri bilahare bildirilecektir), bilirkişi, uzman görüşü, isticvap, yemin, Yargıtay içtihatları, doktrin ve sair her türlü delil.
Sonuç ve İstem : Yukarıda arz ve izah edilen ve mahkemenizce re'sen göz önüne alınacak nedenlerle:
- Davacının ihtiyacı zorunlu, samimi ve dürüst olmadığından; tahliye talebinin REDDİ ile,
- Vekalet ücreti ve yargılama harç ve masraflarının davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini vekaleten saygılarımızla arz ve talep ederiz. xx/xx/202x
Davalı Vekili
Av. Ülkü Evrim ŞENKUL
- EK-1: xx/xx/xxxx- xx/xx/xxxx tarihleri arasında akdedilen kira sözleşmesi
- EK-2: Davacı xx tarafından müvekkile gönderilen Silivri 111. Noterliğinin xx/xx/xxxx tarih ve xxxxx yevmiye numaralı ihtarnamesi
- EK-3: Davacının ihtarnamesine cevaben müvekkil tarafından gönderilen Silivri 111. Noterliğinin xx/xx/xxxx tarih ve xxxxx yevmiye numaralı ihtarnamesi
- EK-4: Silivri 111. İcra Dairesinin xx Esas numaralı dosyası kapsamında gönderilen xx/xx/xxxx tarihli ödeme emri
- EK-5: Müvekkil tarafından xx/xx/xxxx tarihinde davacı hesabına 'xx' açıklaması ile gönderilen xx.000 TL tutarındaki banka dekontu
- EK-6: Müvekkil tarafından xx/xx/xxxx tarihinde davacı hesabına 'xx' açıklaması ile gönderilen xx.000 TL tutarındaki banka dekontu
